ermek

ermek
-er -e
1. 达到: muradına \ermek 达到目的 Aklımız ermiyor. 我们不明白。
2. 到达: başı tavana \ermek 头触到天花板 Ağaç ne kadar uzasa göğe ermez. 成́ 碗大大不过盆, 树高高不过天。
3. nsz (植物、水果等)成熟: Ekinler ermeden biçilmez. 庄稼不熟不能收。
4. 成年: O, henüz ermemiş bir çocuktur. 他还是一个未成年的孩子。
5. nsz 超凡脱俗, 成为圣徒

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • ermek — e, er 1) Erişmek, kavuşmak Nereden geldiğini anlamadığı bir ataklığa ermişti. N. Cumalı 2) Yetişip dokunmak Eli tavana ermek. 3) nsz Bitkiler veya bunların ürünleri olgunlaşmak Ekinler ermeden biçilmez. 4) nsz, din b. Kendini Tanrı yoluna vermiş… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ermek — irkilmek, yalnızlık duymak; (duvar) yarmak I, 172, 173 olmak, imek I, 24, 25, 74, 89,109,164, 215, 384, 399, 418, 430, 458, 516; I I, 56, 57 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • ermek — kaba, kalın bez …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ermek — maksada ulaşmak, kavuşmak …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • başı göğe ermek (veya değmek) — alay beklenmeyen bir mutluluğa ermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • büluğa ermek — ergenleşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hidayete ermek — 1) Müslüman olmak, İslam dinini kabul etmek Önce onu sünnet ettirmiş, hidayete erdiği için adını da Hadi koymuş ve konağına almış. Y. Z. Ortaç 2) gerçeği görüp kabullenmek, aklı başına gelmek Bizim gibi nice avareler burada hidayete ermişlerdir.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kemale ermek (veya gelmek) — olgunlaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sona ermek — son bulmak Kavga âdeta göz yaşları içinde sona eriyordu. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • murada (veya muradına) ermek — isteğine kavuşmak, dileği gerçekleşmek, arzusu yerine gelmek Sevdalılar nihayet murada eriyorlar. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • nihayete ermek — sona varmak, sonuçlanmak, bitmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”